“Gara” Bağladık
Silahlı Kuvvetlerimizin Kuzey Irak’ın Gara bölgesinde düzenlediği operasyon hem göğsümüzü kabarttı hem de içimizi yaktı. Sınırın kilometrelerce dışında böylesi büyük ve önemli bir harekâtı gerçekleştirebiliyor olmamız gerçekten gurur verici. Ancak operasyon sırasında sahada üç, rehine olarak tutuldukları mağarada kalleşçe katledilen on üç şehidimizle adeta içimize kor düştü. Yıllar önce insanlık yoksunu terör örgütü tarafından kaçırılan evlatlarımız, umutla yanlarına dönecekleri günü bekleyen ailelerine al bayrağa sarılı tabutlarıyla döndü.
Bu olay sonrası medyaya yansıyan demeçler oldukça sertti. Özellikle kanlı terör örgütüne lanet yağdı. Onların siyasi işbirlikçisi olan HDP’de hak ettiği kadar nasiplendi bu durumdan. Evlatlarımızın yıllardır rehin kalmaları da sorgulanıp gündeme getirilirken bir açıklama dikkat çekiciydi.
AK Parti MKYK üyesi Malatya milletvekili Öznur Çalık, trthaber.com adlı internet sitesinde yer alan habere göre 2015’de kaçırılan askerlerden Malatyalı olan Semih Astsubay için HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan ile görüşmüş. Buldan “kim kaçırmış bakalım, öğrenip size döneceğim” dedikten kısa bir süre sonra kendisine “Sağlık durumu iyi, bir süre misafir edilir ve bırakılır” şeklinde dönüş yapmış...
Varlık sebepleri terör olan ve terörün akıttığı kandan beslenenlerden medet ummak çaresizlik midir yoksa dünya da sadece bize has bir durum mudur?
Arabuluculuk
Adalet Bakanlığınca hayata geçirilen arabuluculuk uygulaması işe yaramış. İş uyuşmazlıklarında 1 Ocak 2018, ticari uyuşmazlıklarda 1 Ocak 2019, tüketici uyuşmazlıklarında ise 28 Temmuz 2020’den itibaren zorunlu olarak uygulanan arabuluculuk, tarafların iradesiyle uyuşmazlıkların sade ve hızlı bir şekilde çözüme kavuşturulmasını sağlıyor. Mahkemelerin iş yükünü büyük oranda azaltan uygulama ile yıllarca sürecek davalar çok daha kısa sürede çözüme kavuşturulabiliyor. Uygulama kapsamında, bugüne kadar 1 milyon 768 bin 396 dosyanın müzakeresi tamamlanırken, taraflar arasında mahkemeye gitmeden anlaşma sağlanan dosya sayısı 1 milyon 214 bin 269 oldu.
Bu verilere göre her üç anlaşmazlıktan ikisi arabulucu sayesinde anlaşmayla çözüme kavuşmuş. Arabuluculuk uygulaması siyaset arenasında da uygulansa acaba sorunlarımızı çözmeye faydası olur mu?
Yüz yüze
Nerdeyse bir yıldır okullarımızda yüz yüze eğitim sekteye uğradı. Kabine toplantısı sonunda Cumhurbaşkanı’nın açıklamaları doğrultusunda köy okullarında yüz yüze eğitim 15 Şubat itibariyle başladı. 8 ve 12. Sınıflar içinde başlama tarihi 1 Mart olarak açıklandı. Ancak, okulların açılmasıyla birlikte kapanmalarda başladı. Adıyaman Merkeze bağlı Zey köyünde ikiden fazla evde virüs görülmesiyle birlikte köy karantinaya alınıp yüz yüze eğitime ara verildi.
Dünya da ve ülkemizde henüz istenen düzeye gelinmemişken ve virüsün mutasyonları hızla yayılırken okulları açmakta acele ediyoruz sanki. Her şeyin başı sağlık. Milli Eğitim Bakanlığı, salgın sadece sağlığımızı değil ekonomimizi de felç etmişken okullarda yüz yüze eğitim için acele etmek yerine daha radikal bir karar alıp 2020-2021 eğitim öğretim yılını tamamen uzaktan planlayıp sınava girecek öğrenciler için bu yılın ortalamasını hesaba katmayacağını ilan etse daha iyi olmaz mı?
Bu karar ile eğitim camiası ne zaman açılacak, açılırsa tekrar kapanır mı, aileler çocuğumu gönderdiğimde riske atar mıyım, öğrenciler ise uzaktan aldıkları eğitimin sınavlarını yüz yüze yapma stresinden kurtulmuş olmazlar mı?