Geçen Cuma akşamı İzmir ve çevresinde meydana gelen deprem nedeniyle maddi ve manevi kayıplarımızdan dolayı milletçe bir kez daha acı duyduk. Saatler sonra yaşanan mucizelerle milletçe sevinç gözyaşları döktük. Acı gerçek bir kez daha bizi yüreğimizden vurdu. Yurdumuz için, beklenen ama ne zaman geleceği belli olmayan deprem gerçeği ie yaşama konusunda yine sınıfta kaldık. Hâlbuki tedbir aldığında Japonya’da olduğu gibi sıradan bir doğa olayıdır deprem. Bazı akıl ve vicdan yoksunlarının iddia ettiği gibi Allah’ın günahkâr kullarını cezalandırması değil aksine rahmetidir. Çünkü enerji, maden ve gazların ortaya çıkmasından tutunda coğrafi oluşumlar sayesinde dünya hayatının hareketli ve dinamik bir şekilde devamına vesile olur. Gerekli hazırlık ve tedbirler alınmadığında ise deprem; İnsanların psikolojik olarak çöküntü, mutsuzluk yaşamasına neden olur. İnsanların mal kaybı yaşamasına neden olur. İnsanların kendini güvende hissetmemesine, sürekli tedirgin olmasına neden olur. İnsanların can kaybı yaşamasına neden olur. Toplumdaki bireylerin yalnız kalmasına neden olur. Toplumu yardıma muhtaç bırakır. Depremin yıkıcı etkisinden kurtulmak istiyorsak alınması gereken her türlü bilimsel, teknolojik ve yasal tedbirleri almak ve hayatımızın merkezine yerleştirmek zorundayız. Tabiat kanunlarına uymayan ve hatta karşı gelen insanoğlu yaşadığı felaketi Allah’a havale ederek kendini kurtaramayacağını artık anlamalıdır. Bizleri öldüren, malımızı yok eden deprem ve sel gibi doğal felaketler değildir. Bizler açgözlülüğümüzün, tedbirsizliğimizin kısacası akılsızlığımızın cezasını çekmekteyiz. Bu kafayla gidersek de daha çok ceza çekeriz. Depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum… Sembolleri neden horozdur? Sayın Cumhurbaşkanımız Fransa ile ortaya çıkan gergin durum karşısında Fransa’nın tarihte işlediği insanlık suçlarından bahsettiği açıklamalar dikkat çekiciydi. Afrika’nın sömürgeleştirilmesinden, Ruanda ve Cezayir’de işlenen cinayetlerden bahsetti. Fransa’nın bu suçlarını dile getirmek için aslında üç soru sorup tek cevap istese daha etkili olurdu diye düşünüyorum. Soru bir, Antep neden Gazi? Soru iki, Urfa neden Şanlı? Soru üç, Maraş neden Kahraman? Bu soruların tek cevabı işgalci Fransızların bu bölgelerimizde işledikleri insanlık suçlarıdır. Fransızların yaptıklarını tek tek anlatmak yerine 14 Şehit Anıtından bahsedilmesi bile yeterdi belki de… Fransızların milli sembolü horozdur ve bununla övünürler. Oysa horoz, kendi ayakları pisliğin içindeyken ötebilen tek hayvandır… [caption id="attachment_8819" align="aligncenter" width="198"] ERDEMİN PENCERESİ[/caption]