Anma programları; sabah 10:30'da 1853 Rus Baskınında şehit edilen askerlerin kemiklerinin muhafaza edildiği Müze Bahçesindeki şehitlikteki törenle başladı. Sinop Valiliği, Sinop Belediye Başkanlığı, Şehit ve Gazi Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tarafından şehitliğe çelenk konulması ardından askeri tören mangası ile saygı atışı yapıldı. Sinop Valisi Köksal Şakalar, AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş, Belediye Başkanı Baki Ergül, Sinop Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat Dalgın, Vali Yardımcısı Mehmet Tanışır, Cumhuriyet Başsavcısı Duygu Bayar, İl Emniyet Müdürü Ercan Dağdeviren, İl Jandarma Komutanı Jandarma Kıdemli Albay Halil Altıntaş, İl Genel Meclis Başkanı Şükrü Gündoğdu, Sinop Barosu Yönetim Kurulu Üyesi İskender Aksoy, siyasi parti temsilcileri, askeri erkan, STK temsilcileri, 30 Kasım Şehitlerini Anma Platformu üyeleri, gaziler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı. Saygı Duruşu ve İstiklal Marşının okunması sonrasında Sinop Anadolu Lisesi Tarih Öğretmeni Metin Argun, 1853 Rus Baskını hakkında bilgilendirmede bulundu. Argun; “Hiç şüphe yok ki binlerce yıllık geçmişe sahip tarihimizde şanlı zaferler kazanmış büyük bir milletiz. Bu zaferlere yönelik gurur duymamız son derece doğal bir davranış olsa gerek. Fakat tarih sadece zaferlerden başarılardan ibaret değil. Kimi zamanda felaketler, facialar ve yenilgiler yaşamışız bu tarihler içerisinde. İşte bugün burada bunlardan bir tanesini hem de yaşadığımız şehirde gerçekleşen Sinop baskınını hatırlamak ve şehitlerimizi bir kez daha rahmet ve saygı ile anmak amacı ile toplandık. Bundan tam 165 yıl önce 30 Kasım 1853 tarihinde Rus donanması tarafından gerçekleştirilen ve donanmamızın yakılarak yok edilmesi ile sonuçlanan bu acı olay Kırım Savaşının önemli aşamalarından birini oluşturdu. Rusya’nın İstanbul ve boğazları ele geçirip sıcak denizlere inme politikası izlediği bu dönemde Osmanlı Devleti de Rusları Karadeniz’den uzak tutmanın mücadelesini vermektedir. Diğer bölgelerde kıyasıya devam eden savaş 30 Kasım’da Sinop önlerinde bir felaketle sonuçlanacaktır. Geriye dönüp baktığımızda Osmanlı donanması daha önceki yıllarda da bu tarz saldırılara uğramıştır. İnebahtı’da, Çeşme’de ve Navarin’de yakılan Osmanlı donanmaları şimdi aynı acı Sinop’ta yaşamaktaydı. Aslında Navarin’de sadece Osmanlı donanması yanmamıştır aynı zamanda en iyi denizcilerini de kaybetmiştir. Bu tarihten sonra Osmanlı donanmasında fazla bir gelişme kaydedilememiştir” dedi.