Maske, mesafe diye diye insani, vicdani tüm değerler yok ediliyor. Geçen gün karşıya geçmek isteyen yaşlı bir adam karda biri elimi tutsa da karşıya geçirse diye bekliyordu. “Amca yardım edeyim” dedim. “Sağol evladım” dedi. 20 saniye sürmedi karşıya geçirmem. Benden önce de onlarca insan gelip geçiyordu oysa. Neymiş elini tutarsa virüs kaparmış. Hadi oradan be!... Psikolojik maskeli köleler.
Maskeniz elbette düşecek!
Milleti maskeyle bile bölmeyi başardılar. Biri yere düşüp yığılsa kimse bakmaz oldu. Keşke yeni bir genelgeyle maskelilerle, maskesizler ayrı yaşasa. Şu maskeye tapan, maske hastası olan maskeli tipler için özel bir kanunla, “Maske yetmez artık kafanıza poşet geçireceksiniz. Virüs ağzınızdan değil, başka taraflarınızdan da girebilir” diye. Bunlar da nasıl akıl var anlamak mümkün değil. Oysa insanla, hayvanı ayıran özellik akıldır. Hayvan bile iç güdü duygularıyla daha akıll davranıyor. Mesela eskiden binek atların ağzına yolculukta ya da yükte saman dolu torba bağlanırdı. Hayvan nefessiz kalınca o torbayı ya kendi çıkarırdı. Veya sahibi hisseder çıkarırdı. Daha uygun benzetme bile bulamıyoruz çok bilmiş maskelilere.
Şimdi “Corona” level atladı. “MONT” virüs oldu. Pardon “MUTANT virüs” oldu. Aşıya rağbet az. Aşılamak için ateşe bol bol odun atmaları gerekiyor. Ülkenin başka hiç bir sorunu, gündemi yokmuş gibi hem iktidar, hem de muhalif kanallarda hiç bir yönü sorgulanmayan aşı pompalaması, aşı yarışı, korku sloganları, aralıksız tam gaz devam ediyor. Mutasyonlara uğrayan bir virüsün grip türünden hiç farkı yoktur. Aşı dayatması da aptalcadır. Aşısı da olmaz. Gribin aşısı var ama her sene gripte var. Gribin şimdi adı bile anılmıyor. Bu aşılamanın amacı yeni dünya düzeni. Tasmalı kölelik, kontrollü insan modeli.
İçişleri Bakanlığı yayımladığı kurallar genelgesine göre kameralardan maske cezası yazılabilecek. Esnafa da nefes aldırılmayacak. Esnaflarda %50 müşteri kapasitesini aşana ceza, HES kodu sorgulamayana ceza, 4 metre mesafe kuralına uymayana ceza, akşam saat 19:00’dan sonra müşteri alana ceza, parkta tek başına bile olunsa maske takmayana ceza, cenazeye 30 kişiden fazla katılana toplu ceza, düğünleri 100 kişiden fazla yapana ceza. Açıkçası bu anormal yaşamla küresel güçlerin ellerini ovuşturduğu düzen getiriliyor. Şu an aşılardan ölen, felç kalan çok kişi olduğu belirtiliyor ancak gündeme bile gelmiyor. Muhalafet bu durumları gündeme dahi getirmiyor. İktidarla ortaklaşa hareket ederek ekranlar da yarış halindeler. Millete iyice yutturuldu. Halk psikolojik olarak razı edilmiş, çökertilmiş vaziyette.
TRT: “Dünya’yı elitler yönetecek!”
Davos’ta, “Dünya da artık normal bir nesil istenmiyor” demişlerdi. Plandemi tiyatrosu başladığında vakanın ilk seyrinde, “Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak” diye mesajı verilmişti topluma. Ama toplum ne yaptı? Medyada her denileni yedi, yuttu, şeytani planı kabul ettiler, kabul ettirdiler. Şimdi bizler “Komplo Teorisyeni” olduk. Ama bizim aylardır ifade ettiğimiz uyarılar, şu an ekranlarda yeni düzeni diye topluma aşılanıyor, pompalanıyor. “Elitler” dedikleri kesim topluma yasak olup onlara her şeyin yasal olduğu tabaka. Mesela; Size düğün yasak, onlara serbest. Mesela; Size cenaze yasak, onlara kongre serbest. Mesela; Size sokağa çıkmak, iki masaya 4 kişiyi almak yasak ama onlara serbest. Mesela; Size maske köleliği zorunlu ama onlara değil. Mesela; Siz TC vatandaşlık numarası ile değil, HES kodu zorunluluğu tasmasıyla giriş yapabiliyorsunuz. Ama onlar normal yaşama kaldığı yerden devam ediyorlar. Yani siz onlara göre dijital köle, kontrollü hayat sunduğu birer robotsunuz, onlar ise insan kalmaya devam edecekler. Devletin kanalında gerçek gündem yer almıyor. Yeni dünya düzenini aşılamaya devam ediyorlar. İstenilen düzen işte bu! Allah’ın insanoğluna verdiği yaşamı size kısıtlamalarla bir lütuf, hediye gibi sunacaklar. Bir çocuğa şeker verir gibi.
ALİ OSMAN ÖNDER