Haberler Haber Girişi : 05 Temmuz 2018 16:23

İKİ DUDAK ARASINDAN ÇIKANLAR!

İKİ DUDAK ARASINDAN ÇIKANLAR!
24 Haziran’ın seçim sonuçları medya organlarında, toplum nazarında tartışılmaya devam ediliyor. Geceye dair akıllarda iz bırakacak soru işaretlerini barındıran, bununla ilgili bazı şüpheleri de beraberinde getiren 24 Haziran sonuçları, seçim öncesinde etkili olan seçim gecesi ise sessizliğe bürünen muhalefet üzerinde seçmenlerce sorgulanıyor. Tek adam rejiminin uygulanacağı, parlementer sistemin ise yok olduğu bir ortamda tüm kararlar iki dudak arasına sıkıştırılmış yasama, yürütme, yargı organları da tamamen teslim edilmiş oldu. Nitekim, 24 Haziran’a ilişkin bazı detayların önümüzdeki günlerde mutlaka üzerinde duracağız. Muhalefetin adaylarını ayrıca irdeleyip kabullenmek zorunda kaldıkları bu seçim üzerinden kendilerini sorgulayacağız. Hangi yüzle Karacahamet’e gidiyorsunuz? Horasanlı bir Türkmen beyi’nin oğlu olan Karacaahmet Sultan’ı seven bir gariban köylü, Karacaahmet’in vefatı sonrası onun etrafında dünyada iken samimiyetsizce yanında bulunup dolaşanlara, hakkında söylenenlere itibar edenlere işte üstteki o soruyu sormuştu. Yandaş medyanın sığındığı en büyük mekanizma da “ALGI” operasyonudur. AKP’ye oy vermeyen herkesi sanki din düşmanı, sanki devlet düşmanı gibi ilan etmesi sadece günlük siyasette her dönem insanları yönlendirmek için kullandığı yalanlardan ibarettir. Ergenekon kumpası buna en büyük örnektir. Düne kadar hatta şuanda bile FETÖ övgüleriyle, Öcalan güzellemeleri ile yatıp kalkan iktidar medyası şu sıralar da, vatanın bekası, huzuru için AKP’ye oy vermediğini ifade eden her görüşe, her fikre hunharca saldırmaktadırlar. Bu algılara inanan, kanan, uyduruk, aslı astarı olmayan manşetlere aldanıp kananlarda şuursuzluğun vermiş olduğu dalalete, hatta sapkınlığa düşmektedirler. Şunu iyi bilmeli ki; hedef ehli Sünnet ve Türk’ün ta kendisidir. Yani peygambersiz bir İslam’ın inşaasıdır. Türksüz, Türk’üm diyemeyenlerin çoğaltıldığı yeni bir Türkiye’dir. Son gelişmeler de dahil tüm bu olayların talimatının bizzat BOP’un komuta merkezinden gelmekte olduğu hissedilmekte ve düşünülmektedir. Yetiştiği ortamların nasıl olduğunu bildiği halde şuuru, bilinci, idrak yolları kapanmışcasına algılara, korkulara boyun eğenler eleğin altına geçen hiç bir işe yaramayan çürük elmalardan ibarettir. Ergenekon döneminde yazılarım sebebiyle şikayet edilen bizler, her dönem AKP’nin muhalifi olmakla suçlanıyoruz. İşte bu ALGI! Bunların neresi İslami? Sizi, “Bizden daha müslümanı yok” diye aldatıyorlar sürekli medyada. Ekranlarda din adına konuşanların çoğu dinci. Hep bir ağızdan din iman diyerek tek adam vurgusu yapanlar şimdi tüm yetki tek bir adamda toplandı. Bu durum bir defa İslam’a aykırı. Peygamberimiz tüm işleri taksim etmiştir. Peygamberimiz yolcuğa çıkarken bile istişare yapmadan yolculuk yapmazdı, herkesin görüşünü alır ve öyle işlerini yapardı. O ki, Allah’ın resulü olmasına rağmen. O ki, insanların en güzeli, en merhametlisi olmasına rağmen. O ki, Allah’ın habibi olmasına rağmen. Siz nasıl bir şekle büründünüz ki, sanki her şeyden bir adam anlıyormuş gibi tek bir aklın iki dudağı arasına her şeyi teslim ettiniz? Herkesin dalı farklıdır. Berber, kasaplık yapamaz, terzi, berberlik yapamaz. Ama siz yargıyı, adaleti, tarımı, emniyeti, kısaca her şeyi bir adamın dudakları arasına sıkıştırıp bağladınız. Aslında bu durum tüm yetkileri elinde bulunduran için de çok zor durum. Rejim resmen değiştirildi. Mevcut irade ne istiyordu da olmuyordu? Hangi yetki yoktu elinde? Bu rejim yıllarca kurgulanan BOP’un istediği bir rejim olarak ileri sürülüyor!!! Bu plan adım adım işlemeye devam ediyor deniliyor. Dahasına da ikna edileceksiniz deniliyor. Bazı uzmanlar, “Algılarla sizi öyle bir derenin içine götürecekler ki, o dere de boğulacaksınız, bizi de boğacaksınız” deniliyor. Kendi giyimlerine, kendi yaşamlarına, kendi akıl oyunlarına göre bir İslam oluşturdularsa şayet bunun sonu pek hayırlı değildir. Bu bir çok doğal olaylara bile gebe bırakır. Allah hepimizin yardımcısı olsun