İNSANLIK MANKURT’LAŞIYOR!

    Bazı zamanlar ne yazacağınızı bilemezsiniz..
    Öyle bir dönemden geçiyoruz...
    Dünyanın gözü önünde işlenen bir katliam yaşanırken, insanların hala mutlu ve savaştan habersiz yaşadığı kimilerinin gidelim ölelim asalım, keselim diye nara attığı bir süreçte ne yazabilirsiniz..
    Hiç kimse samimi değil!?
    Herkesin kendini kabul ettirmeye çalıştığı, cennet dünyayı cehenneme çevirmeye ant içmiş insanlar topluluğu karşısında ne yazabilirsiniz...
    Kimi din adına, kimi milliyet, kimi ise hükmetmek, kontrol etmek adına yalanlarla kirletilmiş bir dünya da herkes kendi penceresinden bakarak insanı ve insanlığı katlediyor.
    İnsanoğlu tüm inanışlarda aynı atadan aynı soydan geldiğini söyleyerek söylem yapsa da  özünde insan olamamanın getirdiği yükle tanrı ile kulu arasındaki kavgada kendine vazife çıkartmaktan geri durmuyor...
Savaşın medenisi olmaz!
     Ama en azından ahlakı olur..
    Ama görülen o ki; savaşın kimler arasında yapıldığı kime karşı yapıldığı önem taşıyor...
    Oysa insan her yerden insan olarak kalmalı her dinde her devlette öncelik insan yetiştirmek olmalıdır.
    İnsanoğlu beyni sorgulama yeteneğini kaybettiğinde kendisine verilen  görev ne ise onu yapmaktan geri kalmaz.
    Türklerin tarihte var olan MANKURT hikayesi de buna dayanır..
    Dünya FİLİSTİN’de yaşananlara karşı MANKURT’laşmıştır.
     MANKURT; “Mankurt, Türk, Altay ve Kırgız efsanelerinde bahsedilen bilinçsiz köledir. Kökeni Orta Asya’ya dayanan bu yönteme ise ‘’mankurtlaştırma’’ denir. Mankurt haline getirilmek istenen kişinin önce başı kazınır, ardından başına ıslak bir deve derisi sarılır ve elleri kolları bağlı bir şekilde Güneş altında bırakılır. Deve derisi kurudukça gerilir. Gerilen deri, başı mengene gibi sıkar ve inanılmaz acılar vererek kişinin aklını yitirmesine neden olur. Böyle bir kişi bilinçsiz ve her istenen şeyi sorgusuzca yapan bir köleye dönüşür”
     KAYNAK: Vikipedia)
    
     İnsan olma özelliğini kaybetmiş dünya da insani kalabilen devlette nerede ise yoktur..
    Cehennemin kapılarını açanlar ister Müslüman olsun ister Hristiyan sanmasınlar ki oraya sadece inançlar girecektir.. Oraya girecek olan  bu dünyada cennet uğruna cehennemi yaşayan ve yaşatanlar asıl sevdikleri ile sınanacak olanlardır.
     Her coğrafya güzeldir. Ve her insan özeldir.
    Ama insanı yetiştiren düşünceler, insanı bu dünyada alıp öbür dünya için  MANKURT yapanlar unutmamalıdır ki; her toplumda MANKURT’laşmaya hazır beyinler vardır.
     Bu gün olaylara sessiz kalan ABD-AB ve özellikle İslam coğrafyası ülkeleri FİLİSTİN’de Gazze’de yok olan insanlık karşısında  KEM - KÜM derken aslında tabanda hazır hale gelen MANKURT’ların farkında bile değildir. 
    Kısacası insanlık sadece FİLİSTİN’de değil kaybolan çocukların umudunda, her gün televizyonu açtığında feryat eden annelerin yüreğinde, eline silah alıp sağa sola kurşun sıkan serserilerin namlusunda ama en çokta tüm olaylara seyirci kalıp kaybolan adaletin gölgesinde tüm kurumlara devletlere MANKURT’laşarak bakıyor. Yürekler yanarken kınayanlar, adalete parmak atanlar elbet güneş doğacak elbet insan uyanacak elbet MANKURT’larda bir gün kaybettiklerinin aslında kendi nesli olduğunu insan olduğunu hatırlayacak...