“10 Kasım sabahının verdiği hüznü, Atatürk’ü daha iyi anlayarak yeniyorum.”
Takvimde yazan 10 Kasım beni hiç bilinmeyen bir hüzüne sürükler. Gözler başka bakar o gün, kulaklar sadece insanların kalplerinden geçen o cümleyi duyar. O gün hiç olunmadığı kadar yorgun olur insan, mutsuz olur, dün birini kaybetmiş gibi ağlamak geçer içinden, işte takvim 10 Kasımı gösterdiği her dakika birini kaybeder. Ama her dakikada ölmedi der ölemez der. Sonra o dakikalar yavaş yavaş 9.05 e kadar gelir. Ve siren sesleri... dışardan görenler birkaç dakikalık yas der ama bilmezler o yas 1938’den beri süregelir sadece 10 Kasımlarda biz Türk millet dışarı vurarız...
Dünyanın düzenidir bu. İnsanlar, doğarlar, yaşarlar ve ölürler. Kimileri hayatta kayda değer bir şey yapmadan yaşarken kimileri ise tarihe adını altın harflerle yazdırarak bu düzende küçük bir değişiklik yaparlar. İşte öyle bir insandı Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk…. Ama tek farkı şuydu ki o asla ölmeyecek! ne zaman ki; Türk milleti yok olur işte o zaman Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk normal insanlar gibi doğar, yaşar ve ölür.
Birkaç gün sonra yine bir 10 Kasım sabahına gözlerimizi açacağız. Gözler yorgun, gözler özlem dolu olacak. Gözler Atatürk’e ve iyi günlere duyduğumuz özlemle dolup taşacak. Yine bir 10 Kasım sabahı Türk olmanın verdiği gururla Atatürk’ü anacağız. Yine bir 10 Kasım sabahı Atatürk’ü anlamaya çalışacağız.
Çocuklar ellerinde bayrak, gözlerinde yaşlarla tören alanına girecek. Sonra saygı duruşu ve ardından İstiklal marşı okunacak. İnsanlar arabalarından inip saygı duruşunda bekleyecek. İşte o gün Türk milleti 82 yıl önceki duyguyu bir daha tadacak ve o gün kendine yine bir söz verecek; UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ. HEP YAŞATTIK, YİNE YAŞATACAĞIZ…
Mustafa Kemaller ölmez, sadece derin bir uykuya yatar bizde her 10 Kasım sabahı hep bir ağızdan “ RAHAT UYU PAŞAM” deriz. Ağzımızdan bu üç kelime çıkmasa da, gönüller bağırır o sesleri biz her 10 Kasım sabahı duyarız, biz o sesleri her an duyarız. Çünkü biliriz ki; KEMALLER ÖLMEZ.
“Bu vatan senin gibi bir kahramanı ebediyen bir daha görmeyecek yerinde rahat uyu…”
Bir milleti zafere ulaştıran, yeni bir devlet kuran, koca yürekli mavi gözlü dev adam tamamlamış sayılı nefeslerini bugün. Ağaçlar yapraklarını dökmüş, kuşlar sanki ötmeyi unutmuş. Sanki bugün biz değil tüm dünya yasta, sanki tüm dünya ağlıyor bizimle...
Takvimin en kötü yaprağına geldik bizim için. Keşke bugün zaman akmasa da bugün tüm dünya saatlerini dokuzu dört geçe durdursa da, hiçbir zaman dokuzu beş geçmese. Hiçbir zaman Atam tekrar ölmese, hiçbir zaman o duyguları tekrar yaşamasak.
O gün kara bulutlar çöktü Türkiye’nin üzerine, bardaktan boşalırcasına yağmur yağdı, ama ıslanmadık. Tek bir damla düşmedi üzerimize sessiz sessiz ağladık. Gözyaşlarımızı içimize akıttık. Atatürk’ün bastığı her yeri bozmamaya çalıştık en ufak eli değen yere dokunmamaya çalıştık. En önemlisi de bizlere emanet ettiği Türkiye devletini ve Cumhuriyetini sonsuza dek koruduk, koruyacağız.
“Benim naciz vücudum elbet toprak olacaktır ama Türkiye Devletti Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”
Biz hiç sevmedik Kasım’ın 10. Gününü karaladık takvimimizde o günü. Ama sana hep ihtiyaç duyduk hep ihtiyaç duyacağız. Türk milletinin her zaman sana ihtiyacı var ATAM.
Donattık, donatacağız seninle hery eri sınıfımızı, okulumuzu, evimizi. Seni unutanlara hatırlatacağız.
10 Kasım günü herşeye susacağız, herkese susacağız ama seni unutanlara ve unutturmaya çalışanlara karşı biz hep konuşacağız;
UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ.
Kemaller yaşadıkça bu millet seni unutmayacak çünkü herkes bilir; KEMALLER ÖLMEZ...
Ben bir Türk genci olarak ölümünün üzerinden yıllar geçmiş bir lideri takip ederek hakikati bulmaya çalışacağım. Çünkü biliyorum ki onun peşinden gitmek bile bana hakikati en doğru şekilde gösterecektir... Kemaller ölmediği sürece hakikat benim için Ulu Önder Gazi Musatafa Kemal’in peşinden giderek öğrenilebilecek bir şey olacak. Yani sonsuza dek biz ölene dek....
SAYGI MİNNET VE ÖZLEMLE SONSUZA DEK ANIYORUZ....