OCAKLARA ATEŞ, MİLLETİN YÜREĞİNE KOR DÜŞTÜ!

    Dün akşam gazete hazırlanmaya başlandığı sırada köşe yazımı da kaleme almıştım. 
    Bir anda sosyal medyaya düşen Kuzey Irak’ta 6 şehit 6 yaralı haberi...Yazdığım yazıyı yarıda bıraktırdı.
    Daha sonra MSB bakanlığının açıklaması geldi; 3 asker Şehit 4 asker yaralı....
    Sosyal medyaya da  komşu ilçemiz Boyabat’ın Yeşilyurt köyüne şehit haberi düştü.. Şehidin birinin Boyabatlı olduğu bilgi haberi paylaşıldı..
    Haber yayına verildikten bir kaç dakika sonra kaldırıldı. Daha haber doğrulanmamış MSB açıklama yapmamıştı. Ama ateş yüreklere düşmüştü.  Bu kadar acının üzerine ne söylenir ne konuşulur?
    MSB  Gece geç vakitlerde  şehit sayısının 6 yaralı sayısının 1 olduğunu açıkladı. Şehidin Boyabatlı olduğu bilgisi paylaşıldı...
     Ama ister Boyabat’lı ister başka bir memleketten, isterse 3 ya da 6 ne fark eder ocaklara ateş, milletin yüreğine kor düştü..
    Bu gün ekonomi ve seçim üzerine yazdığım yazıyı yayınlamaktan vazgeçtim. Yürekler yanarken ekonomik sebeplerle  uzm. Çvş. Onb. Pi.er olan Anadolu’nun yiğit evlatları isteyerek ya da istemeyerekte olsa artık bir meslek haline gelen askerlikte askerimize nerede görev verilirse sözleşmeler dahilinde Mehmetçik orada olmaya devam edecek.
     Belki bu gün kendi güvenliğimiz yarın başka ülkelerin başka emellerin karşılığında Katar’da, Afganistan’da Afrika’nın bilmem neresinde Mehmetçik görevde olacak...  
    Peki Uzm. sözleşmesi biten ve asker olmaktan vazgeçen uzmanımıza askerimize kim sahip çıkacak? Bu gün çok sayıda Uzman çavuş askerliği bıraktı  iş arıyor sesini duyuyor musunuz? Neyse milletin yüreği,ne ateş düştüğü hamaset nutukları ‘kanı yerde kalmayacak’ söylemleri arasında acımızı yaşamaya devam edelim...             Milletimizin başı sağolsun!
    Bu gün  sizlere fazla kelam etmeden 2003 yılında ‘Bizim Karadeniz’ gazetesinde yazdığım bir makaleyi paylaşıyorum. Yorum ve düşünce size ait NE DEĞİŞTİ? 
.......................................................................................
IRAK’A ASKER!..
AKP hükümeti 2. tezkere’de yaşadığı şoku bu tezkerede yaşamadı. Fakat TBMM’nin vermiş olduğu bu karar Türkiye’de yeni bir sürecin başlamasına, yol açacağı da kesindir. AKP hükümeti’nin yetki iznini Cumhurbaşkanının onayından kaçırmasıyla oluşacak olan polemik uzun bir tartışmayı da beraberinde getirecektir. Bu günden başlayan muhalefet, askerlerimiz Irak’a gitmeden, CHP izin yetkisini Anayasa Mahkemesine götürerek iptalini istedi. YSK muamması, kendisini bertaraf etmeden başlayacak olan bu tartışma Allah göstermesin şehitlerimizin gelmesiyle büyük bir infiale dönüşme tehlikesiyle de karşı karşıyadır. Toplum da ve din çevrelerinde hala tartışma konusu olan, kimi çevreler tarafından Irak’ta ölecek askerlerimizin şehit bile olmayacağını söyleyen radikal kesimler vardır. İnancımıza , adetlerimize göre vatan ve insanların mutluluğu için uğraş verirken ölen herkes şehit olarak adlandırılır. Dağdaki terörist bile bu kutsal kelimeyi kendisi için kullanmaktan çekinmezken Türk askerinin emirler doğrultusunda gerçekleştireceği görevler sonucunda, hayatını kaybetmesine şehit adının verilemeyeceğini söyleyenler gaflet ve delalet içindedirler. Unutulmamalıdır ki, her karar her zaman doğru olmasa da emri uygulayanlar Türk askerinin disiplin anlayışından kaynaklanan “emir demiri keser” ilkesinin bir neferleri olarak bu görevi yerine getireceklerdir, Türk tarihinde de bu gibi vahim sonuçlar doğurmuş bariz örnekler vardır. Enver Paşa’nın, büyük bir ideal uğruna 90.000 askerimizin ölümü ile sonuçlanan, Sarıkamış’ta donarak ölen askerlerimiz için hiç kimse şehit değildir kelimesini kullanmaya cüret edemiyorsa bu olay içinde kullanmamalıdır. Siyasi iradenin aldığı bir kararı uygulamak için hareket geçecek olan askerimizin hiyerarşik yapısını bozacak değerlendirmeler yapılmamalıdır. Bu değerlendirmeler yapıldığında vatan savunması için kutsal saydığımız ve uğrunda can verdiğimiz değerler her ortamda tartışılacak askerimizin moral ve motivasyonu bozularak hiyerarşik yapısında bozulmalar meydana getirecektir.

    Siyasi iradenin aldığı kararlar her ortamda tartışılabilecek kararlardır. Ülke olarak menfaatimizin ne olduğu bile belli olmayan böyle bir ortama ülkemizin evlatlarının girmiş olmasını doğal karşılamak mümkün değildir. Kuzey Irak olduğunda girmene müsaade etmeyenler, kuzey Irak’ta büyük Türk milletini temsil eden ve onun onurunu korumakla mükellef askerimizin başına çuval geçirilmesi emrini verenleri korumak adına Irak’a gitmek bir Türk olarak benimde kanıma dokunuyor. Şimdi şunu sormak istiyorum;

    Acaba Amerika Irak’ta güvenliği Türk askerlerine bıraktıktan sonra kendine yeni bir hedef seçecek, bu hedefte büyük ihtimalle Suriye’mi olacaktır?

    -Peki ya Suriye’den sonra hedefte ki ülke hangisi?

    -Türkiye çok önemli bir devreden geçiyor. Ortadoğu’da dengeler yeniden oluşurken Türkiye nerede kalıyor, kimin yanında yer alıyor?

    İşte bütün bu soruların cevap beklediği bir ortamda birlik ve beraberliğimizi pekiştirmek milli duygularımızı güçlendirmek zorundayız. Bugünü anlamak yarını görmekten geçer. İktidar mensuplannın da yarını görerek karar verdiklerine inanmak istiyorum. Çünkü, onlar toplumla paylaşamadıkları gizli konulara vakıfsa yarını da iyi görme mecburiyetleri vardır. Toplum adına karar verenler kimi zaman risk almayı da bilmelidirler. Umarım bu risk Türkiye’ye ve Türk insanına pahalıya patlamaz.

    Tek kutuplu olarak yürütülen dünya politikasında ki belirleyici güç ABD, kendi karşısına dikilmeye çalışan AB’ni sallamak için girdiği Ortadoğu’da tüm dengeleri kendi lehine değiştiriyor.
    Bir zamanlar tüm dünyada olduğu gibi Ortadoğu’da da belirleyici güç olan Osmanlı İmparatorlu’ğu’nun mirasçısı Türkiye Ortadoğu’da yok. Türk milletinin temsilcileri iktidar sahipleri, vizyonsuz, hedefsiz bir şekilde ABD’nin dümen suyuna girerek bu politikaya destek vermeyi sürdürüyorlar. Vizyon ve misyon sahibi olamayanlar uzağı göremezler. Bu hareket vizyon ve misyon sahibi olma adına yapılıyor ise ve büyük olmanın bedeli de bu ise buna da katlanırız. Ama değil de sadece para uğruna yapılan bir birliktelikse işte o zaman yazık olur bu milletin evlatlarına. TBMM’nin almış olduğu bu kararın gerçekten gelecekte büyük devletin oluşmasına vesile olacak, çevresine yön veren bir ülke olarak tekrar kendisine vizyon ve misyon yükleyen bir karar olmasını diliyorum....    Saygılarımla
 

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.