TEK HEDEF ZAFERDİ
Ağustos ayı Türk milleti için zaferler ayıdır. Kendine ebedi yurt olarak kabul ettiği Anadolu’nun kapılarını kendine Ağustos ayında açmıştı. 9 asır yurt bilerek uğruna can verdiği kan döktüğü bu toprakların emperyalist güçlerin eline geçerek “vatansızlaştırılma” hareketine karşı topyekün verdiği “kurtuluş mücadelesini” yine Ağustos ayında zaferle sonuçlandırmıştır.
“Bozkurtlar ordusunun bu toprakları vatan yapmak niyetiyle hücuma geçtiğinde aylardan Ağustos, günlerden Cuma” idi.
“Yiğitleri kan döktü bu topraklar için yüzyıllar boyunca yeter ki vatan olsun, bayrağı solmasın” diye. Kızılelma olan Anadolu köhnemiş Bizans zihniyetinin elinden kurtarılarak Anadolu halkı için de insanlığın değerinin bilindiği dönemin başlangıcı olmuştur. Bu topraklar üzerinde çağ açıp çağ kapanmştır.
Bu topraklara sahip olmak, vatanlaştırmak için bedelini her zaman ödemesini bilmiş bir milletiz.
“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak; eğer uğrunda ölen varsa vatandır.” Anlayışı ile sahip olduğu toprağı vatan bilen bu millet Çanakkale’de, Erzurum’da, Sakarya’da, Dumlupmar da, Kocatepe’de tüm dünya’ya vatan sevgisinin ve vatan savunmasının en gü zel örneğini vermiştir.
Zaferler hele de bir milletin kaderini tayin eden zaferler kolay kazanılmamıştır. Millet olarak tek yürek tek bilek olarak aynı hedefe kilitlenerek ve varını yoğunu o hedef uğruna ortaya koyarak kazanılmıştır. Asıl olan ise o hedefe ve hedefe ulaştıracak olan
“büyük lidere” olan sarsılmaz inancın karşılığında liderinde milletine olan inancını yansıtan bildirgeden bir bölüm ile yazımı sonlandırrken bu toprakların vatanlaşması için canını feda eden aziz şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmet minnet ve şükranla yad ediyor, Zafer bayramımızı kutluyorum...
“Atatürk’ün Başkomutan olduğu gün ordu ve millete yayınladığı bildirgeden:
Bütün kahramanca meziyetlerini ve y üksek niteliklerini en önemli savaş meydanlarında tanıdığım ordumuzun yönetici ve yüksek komuta kuruluyla özverili subaylarına ve kahraman erlerine ve atalarımızdan geçen seçkin niteliklerle belirgin bütün millet bireylerine sesleniyorum: Milletin alın yazısına el koymuş bulunan Büyük Millet Meclisi bugün beni, ordunu başarı sağlamasını üstlenen bütün önlemlerde tam yetkiyle donatarak Meclis Başkanlığından başka bütün Ordular Başkomutanlığı ile görevlendirdi.
Sîzlere bu bildirgeyi yazdığım dakikadan itibaren Allah’ın yardımına dayanarak ve övünerek bu büyük ve şerefli görevi yapmaya başlamış bulunuyorum . Bana bu görevi vermiş olan Meclis’in ve o Meclis’te beliren milletin kesin iradesi hareket şeklimin odağını oluşturacaktır. Hiçbir sebep ve şekilde değiştirilmesine imkân olmayan bu kesin İrade, ne olursa olsun düşman ordusunu yok etmek ve bütün Yunanistan’ın silahlı kuvvetlerinden oluşan bu orduyu anayurdumuzun kutsal ocağında boğarak kurtuluşa ve bağımsızlığa kavuşmaktır. Memleket ve milletin maddi ve Manevî bütün kuvvetlerini bu sonucun elde edilmesi yoluna yöneltme için hiçbir bir önlem ve girişimde ihmal gösterilmeyecek ve ne yer ve zaman kavramı karşısında ayrıntılardan ibaret kalan diğer düşüncelerle ilgisi olmayarak düşman ordusunun yok edilmesinden ibaret olan bu tek amacın elde edilmesi için gereken her şey yapılacaktır. Yardım ve başarı Allah’tandır.